Ana içeriğe atla


 Bir Anneden Yeni Evlenen Oğluna Nasihat

- Oğlum, seni bütün kalbimle seviyorum. Sana söylediğim her şey sevgidendir, emir vermek için değil.


- Bir şey yolunda gitmezse beni ara. Seni dinler ve tavsiye veririm… ama sadece bana sorarsan.


- 22.00’den sonra, acil bir durum olmadıkça arama. O saatten sonra vakit eşine aittir. Ama akşam 10’dan önce ara, sırf “Merhaba” demek için bile olsa, çünkü sesini duymayı çok severim.


- Gerçekten bir ölüm kalım meselesi olmadıkça sesini asla yükseltme.


- Eşinin, annen gibi olmasını bekleme. Seni dokuz ay taşımadı, sabahlara kadar beşik başında beklemedi.


- Çoraplarını kendin yıka. Sadece çamaşır makinesi bunu senin yerine yapabilir, eşin değil.


- Eşinle aranızda kalması gerekenleri arkadaşlarına anlatma. Evlilikten önce olanları da geçmişte bırak.


- Diş fırçanı her ay değiştir. Atılması gerektiğini anlamak için eskimesini bekleme.


- “Annem böyle yapardı” sözünü hayatından sil. Asla “Annem daha iyiydi” deme.


- Eşinden şikâyet etme. Onu sen seçtin.


- Eski sevgililerinden bahsetme. Sorgulansan bile tek kelime etme.


- Telefonun temiz olsun, zihnin rahat olsun. Sana sıkıntı çıkarabilecek hiçbir şeyi saklama.


- Çorba tuzsuz olsa bile “Lezzetli olmuş” de.


- Saçını kestirmişse, “Çok yakışmış” de. Saç diş gibi değildir, tekrar uzar.


- Aile kavgalarımız sofranda konu olmaz. Babanla aramızda olanlar aramızda kalır.


- Eğer hastalanırsam, beni görmeye gel. Haftada en az bir kez uğra. Ve mümkünse bana kafeteryadan bir şimşek veya çikolatalı kek getir.


- Eşin hastanedeyse, her gün onu ziyaret et. Onu sıkıca kucakla.


- Hayatındaki en önemli kadın artık eşin. Bu beni mutlu ediyor.


- “Bu elbise beni şişman gösteriyor mu?” diye sorarsa, tereddütsüz “Tabii ki hayır, aksine daha zayıf görünüyorsun” de.


- Arkadaşına bakarken yakalanırsan, “Şaşırdım çünkü çok kilo almış” de ve başka bir şey ekleme.


- Bir isteği üç kez tekrarlıyorsa artık o istek değil, ihtiyaçtır. İlki fikir, ikincisi düşünce, üçüncüsü karardır. Duymamış gibi davranma.


- Çiçek, çikolata ve sarılma kapris değildir. Bu senin görevin, sorulmasını bekleme.


- Sana bir şey sorduysam yap. İnan bana, sormadan önce bunu üç kez düşündüm.


- Ailen hakkında asla kötü konuşma. Sevdiğin kadını dünyaya getirenler onlardır.


- Büyümeyi asla bırakma: oku, düşün, öğren. Zeki erkek her zaman çekicidir.


- Haftanın altı gecesini ailene, bir gecesini arkadaşlarına ayır. Tıpkı dengeli bir diyet gibi.


- Torunları şımartırsam şikâyet etme. Bu benim hakkım. Siz onları eğitin, ben de mutlu edeyim.


- Eve girmeden önce gülümse. Sen, eşin ve çocukların için evi aydınlatan ışıksın.


Alıntıdır     


#güzelsözler #özlüsözler #anlamlısözler #nasihat

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HARAM ELMA İmam-ı Azam ( Hikayelerin en güzeli )

 HARAM ELMA  ( Hikayelerin En Güzeli ) Mezhep imamımız İmam-ı A'zam hazretlerinin babası Numan Hazretleri, gençliğinde bir ark kenarında abdest alıyordu.  Abdeste başlayacağı zaman ark sularına kapılıp gelen bir elma gördü. Elmayı, nereden geldiğini ve haram veya helal olup olmadığını düşünmeden bir defa ısırdı.  Hemen hata ettiğini ve mutlaka elmanın sahibini bulup helal ettirmesi lazım geldiğini düşündü; Sonra suyun geldiği tarafa doğru git­meye başladı.  Elma elinde olduğu halde araya araya elmanın düştüğü bahçeyi ve sahibini buldu. Bahçenin sahibine meseleyi anlatıp elmayı yanlışlıkla ısırdığını ve hakkını helal etmesini istedi. Onun bu hareketi, elma sahibinin dikkatini çekmişti. "Hakkını helal edeme­yeceğini, helal etmesi için bazı şartları olduğunu" söyledi. Nu'man hazretleri "ne isterse yapacağını, yeter ki hakkını helal etmesini" isteyip şartının ne olduğunu sordu. Elma sahibi "Hakkını helal etmesi için, iki sene bahçesinde çalışması lazım geld...

Hadisi Şerif / PEYGAMBER EFENDİMİZ (S.A.V ) - "Öyle günahlar vardır ki onları ne namaz ne oruç ne hac ne de umre temizler." buyurunca Sahabe efendilerimiz - "Ey Allah'ın Rasulü onları ne temizler" diye sordular. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) - "Geçim teminatı için çalışmak" buyurdular. (TABERANİ) 🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹

OPR. DR. Salih Selman'ın Hayatından Kısa Bir Hikaye

 Dr. Salih Selman Genel Cerrahi Uzmanı.  13 yaşındayken bir arkadaşının attığı taş yüzünden gözünde kanama oluyor ve yaz boyunca hastanede tedavi olmak zorunda kalıyor. Gözü sargılı, gören gözüyle doktorları izliyor ve doktor olmak istiyor.  Bu isteğini doktoruna söylediğinde, “Ama evladım sen lise bile okuyamazsın, çünkü gözün ağır bir darbe yedi, diğer gözüne de sıçradı. Kendine hep dikkat etmelisin. Yoksa iki gözünü de kaybedebilirsin. Liseyi okusan bile kendini zorlamadan oku ve kendine zorlanmayacağın bir meslek seç” diyor.  Bundan sonrasını Dr. Salih Beyden dinleyelim: “Fakat benim içime ateş düşmüştü bir kere. Altı sene tıp okudum ve üstüne Cerrahi gibi en uykusuz bitirilmesi gereken bir bölüme girdim. Kırkımdan sonra hafızlığa başladım. On sene çok yoğun Kur’ân çalıştım. Yetmedi İlahiyatı bitirdim. Ve şu anda gözüm daha iyi görüyor. * Hafızlık sürecimde benim hevesimi gören hocam artık evime, muayenehaneme gelmeye başladı. ‘İstersen gitmem, gece bile çalıştır...