Ana içeriğe atla

FATİH SULTAN MEHMET VE AYASOFYA [LÜTFEN OKUYALIM ]⤵️⤵️



FATİH SULTAN MEHMET VE AYASOFYA [LÜTFEN OKUYALIM ]

29 Mayıs 1453 İstanbul fethedildiği gün!

cumaya kadar Cami olacaktı ayasofya 
... ve 1 haziran 1453 günlerden Cuma.. 
Fatih Sultan Mehmet Ayasofyada
Cuma Namazını kıldırarak hakimiyetini ilan edecek.
Bütün ordu ardında.
Ellerini kaldırıp tekbir alıyor.
Herkes ulvi bir sesle tekbir alıp el bağlıyor.
Birden selam veriyor.
Sonra bir daha tekbir alıyor.
Üçyüzbin kişi tekbir alıyor.
Sonra yine selam veriyor.
Tekrar tekbir alıp namazı kıldırıyor.
Hocası Akşemseddin namazdan sonra talebesi sultanı azarlıyor;

-Yazıklar olsun sana!
İstanbulu fethettim diye kibre kapılıp bir namazı bile üç tekbirle kıldırırsın...

Fatih gözleri yaşlı hocasına bakıp;

-Hocam eğer bu sitemin olmasaydı asla söylemezdim.
Birinci tekbirde aklıma bir şey girdi.
Bu kilisenin yönü kıble tarafında değil.
Selam verdim.
Sonraki tekbirde yine evham geldi.
Yine selam verdim.
Üçüncü tekbiri alırken Kabe bütün ihtişamıyla önümde belirdi.

Rahatlayıp namazı kıldırdım. dedi.

Akşemsettin de Fatih'e :

-Ben de sen bunu anlatmasaydın asla anlatmazdım.
Sen birinci tekbiri alınca eyvah buranın yönü kıbleye değil.
Yetiş ALLAH'ım imdada dedim.
Selam verince rahatladım.
İkinci tekbirde yine Allaha yalvardım.
Selam verince rahatladım.
Sen üçüncü defa tekbir alırken
Hızır Aleyhisselam geldi.
Parmağını caminin duvarına sokup kıbleye çevirdi.
Allah bize fethi müyesser eyledi.
Buyurdu.

İşte Ayasofyada insanların duvarda görüp de çeşitli anlamlar yükledikleri,
Hristiyanların kendilerine mal etmeye çalıştıkları deliğin sırrı budur.

Fatihin Ayasofya Kitabesi (Vasiyet)

"Kim Ayasofyayı Cami olmaktan çıkarıp başka bir şekle koyarsa;
Önce Peygamberin ve Ashabının,
Ondan sonra Tabiinin,
Tebau Tabiinin,
Sonra Bana kadar gelen tüm ecdadımızın,
Hulasa benim ve benden sonra gelen
Bütün nesillerin laneti onların üzerine olsun"


* islammedresesi571.blogspot.com *

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HARAM ELMA İmam-ı Azam ( Hikayelerin en güzeli )

 HARAM ELMA  ( Hikayelerin En Güzeli ) Mezhep imamımız İmam-ı A'zam hazretlerinin babası Numan Hazretleri, gençliğinde bir ark kenarında abdest alıyordu.  Abdeste başlayacağı zaman ark sularına kapılıp gelen bir elma gördü. Elmayı, nereden geldiğini ve haram veya helal olup olmadığını düşünmeden bir defa ısırdı.  Hemen hata ettiğini ve mutlaka elmanın sahibini bulup helal ettirmesi lazım geldiğini düşündü; Sonra suyun geldiği tarafa doğru git­meye başladı.  Elma elinde olduğu halde araya araya elmanın düştüğü bahçeyi ve sahibini buldu. Bahçenin sahibine meseleyi anlatıp elmayı yanlışlıkla ısırdığını ve hakkını helal etmesini istedi. Onun bu hareketi, elma sahibinin dikkatini çekmişti. "Hakkını helal edeme­yeceğini, helal etmesi için bazı şartları olduğunu" söyledi. Nu'man hazretleri "ne isterse yapacağını, yeter ki hakkını helal etmesini" isteyip şartının ne olduğunu sordu. Elma sahibi "Hakkını helal etmesi için, iki sene bahçesinde çalışması lazım geld...

Hadisi Şerif / PEYGAMBER EFENDİMİZ (S.A.V ) - "Öyle günahlar vardır ki onları ne namaz ne oruç ne hac ne de umre temizler." buyurunca Sahabe efendilerimiz - "Ey Allah'ın Rasulü onları ne temizler" diye sordular. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) - "Geçim teminatı için çalışmak" buyurdular. (TABERANİ) 🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹

OPR. DR. Salih Selman'ın Hayatından Kısa Bir Hikaye

 Dr. Salih Selman Genel Cerrahi Uzmanı.  13 yaşındayken bir arkadaşının attığı taş yüzünden gözünde kanama oluyor ve yaz boyunca hastanede tedavi olmak zorunda kalıyor. Gözü sargılı, gören gözüyle doktorları izliyor ve doktor olmak istiyor.  Bu isteğini doktoruna söylediğinde, “Ama evladım sen lise bile okuyamazsın, çünkü gözün ağır bir darbe yedi, diğer gözüne de sıçradı. Kendine hep dikkat etmelisin. Yoksa iki gözünü de kaybedebilirsin. Liseyi okusan bile kendini zorlamadan oku ve kendine zorlanmayacağın bir meslek seç” diyor.  Bundan sonrasını Dr. Salih Beyden dinleyelim: “Fakat benim içime ateş düşmüştü bir kere. Altı sene tıp okudum ve üstüne Cerrahi gibi en uykusuz bitirilmesi gereken bir bölüme girdim. Kırkımdan sonra hafızlığa başladım. On sene çok yoğun Kur’ân çalıştım. Yetmedi İlahiyatı bitirdim. Ve şu anda gözüm daha iyi görüyor. * Hafızlık sürecimde benim hevesimi gören hocam artık evime, muayenehaneme gelmeye başladı. ‘İstersen gitmem, gece bile çalıştır...