Ana içeriğe atla

FATİH SULTAN MEHMET'İN ELİNİN KESİLMESİ






FATİH SULTAN MEHMET'İN ELİNİN KESİLMESİ 





Fatih Sultan Mehmet Han, zamanında yapılacak bir camii inşaatı için bir yerde uygun görülen araziyi satın almak ister fakat arazi sahibi olan yahudi vatandaş araziyi satmak istemez bunun üzerine arazi zorla istimlak edilir.





Fatih Sultan Mehmet fermanı mühürleyerek istimlak kararını tasdikler. Bu olay üzerine istimlak kararını kendine yediremeyen yahudi, kadıya giderek koca padişahı şikayet eder. Kadı, padişahı huzuruna çıkarır. Her iki tarafı da dinledikten sonra, kadı kararını açıklar;





’Padişahın mühür vurduğu sağ eli kesilecek’


Fatih Sultan Mehmet karara tepkisiz kalıp bir tek cümlesine bile karşı gelmemiştir.





Bu karar üzerine yahudi, yahu koskoca padişahın elini kesecekler ve bunu sadece benim arazim istimlak edildi diye yapacaklar diye düşünerek kararından vazgeçer.





Kadı Fatih Sultan Mehmet’e dönerek eğer padişahlığına güvenipte benim verdiğim karara karşı gelseydin şu gördüğün topuzla senin kafanı ezer seni oracıkta öldürürdüm der. Kadının bu cümlelerine istinaden Büyük Hakan Fatih’te eğer ki sende benim padişahlığıma aldanıp farklı bir karar verseydin bende senin kafanı kılıcımla koparırdım der.





Yahudiye gelince;


Bu adalet sistemine ve bu kadar insanlığa yüreği ne kadar haz etmiştir ki o karar verildikten sonra şikayetini geri alir ve müslümanlığı kabul ederek o anda şahadet eder. İnsan; böyle bir adalet sisteminden nasıl gurur duymaz.





Burada Fatih’in padişahlık taslamayarak mahkeme (kadı) kararına saygı duyması kadar, Kadı efendinin güçlünün değil haklının yanında yer alması da ayrı bir asalet ve hakkaniyet timsalidir.



* islammedresesi571.blogspot.com *




Allah (C.C.) Müslüman Türk Milletini tekrar böyle bir adalet duygusu ile diriliş ve yükseliş hamlesine gark eylemesini ve dünyaya nizam salmasını temenni ediyorum.





PAYLAŞALIM HERKES OKUSUN.










Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HARAM ELMA İmam-ı Azam ( Hikayelerin en güzeli )

 HARAM ELMA  ( Hikayelerin En Güzeli ) Mezhep imamımız İmam-ı A'zam hazretlerinin babası Numan Hazretleri, gençliğinde bir ark kenarında abdest alıyordu.  Abdeste başlayacağı zaman ark sularına kapılıp gelen bir elma gördü. Elmayı, nereden geldiğini ve haram veya helal olup olmadığını düşünmeden bir defa ısırdı.  Hemen hata ettiğini ve mutlaka elmanın sahibini bulup helal ettirmesi lazım geldiğini düşündü; Sonra suyun geldiği tarafa doğru git­meye başladı.  Elma elinde olduğu halde araya araya elmanın düştüğü bahçeyi ve sahibini buldu. Bahçenin sahibine meseleyi anlatıp elmayı yanlışlıkla ısırdığını ve hakkını helal etmesini istedi. Onun bu hareketi, elma sahibinin dikkatini çekmişti. "Hakkını helal edeme­yeceğini, helal etmesi için bazı şartları olduğunu" söyledi. Nu'man hazretleri "ne isterse yapacağını, yeter ki hakkını helal etmesini" isteyip şartının ne olduğunu sordu. Elma sahibi "Hakkını helal etmesi için, iki sene bahçesinde çalışması lazım geld...

Hadisi Şerif / PEYGAMBER EFENDİMİZ (S.A.V ) - "Öyle günahlar vardır ki onları ne namaz ne oruç ne hac ne de umre temizler." buyurunca Sahabe efendilerimiz - "Ey Allah'ın Rasulü onları ne temizler" diye sordular. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) - "Geçim teminatı için çalışmak" buyurdular. (TABERANİ) 🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹

OPR. DR. Salih Selman'ın Hayatından Kısa Bir Hikaye

 Dr. Salih Selman Genel Cerrahi Uzmanı.  13 yaşındayken bir arkadaşının attığı taş yüzünden gözünde kanama oluyor ve yaz boyunca hastanede tedavi olmak zorunda kalıyor. Gözü sargılı, gören gözüyle doktorları izliyor ve doktor olmak istiyor.  Bu isteğini doktoruna söylediğinde, “Ama evladım sen lise bile okuyamazsın, çünkü gözün ağır bir darbe yedi, diğer gözüne de sıçradı. Kendine hep dikkat etmelisin. Yoksa iki gözünü de kaybedebilirsin. Liseyi okusan bile kendini zorlamadan oku ve kendine zorlanmayacağın bir meslek seç” diyor.  Bundan sonrasını Dr. Salih Beyden dinleyelim: “Fakat benim içime ateş düşmüştü bir kere. Altı sene tıp okudum ve üstüne Cerrahi gibi en uykusuz bitirilmesi gereken bir bölüme girdim. Kırkımdan sonra hafızlığa başladım. On sene çok yoğun Kur’ân çalıştım. Yetmedi İlahiyatı bitirdim. Ve şu anda gözüm daha iyi görüyor. * Hafızlık sürecimde benim hevesimi gören hocam artık evime, muayenehaneme gelmeye başladı. ‘İstersen gitmem, gece bile çalıştır...