Ana içeriğe atla

Kayıtlar

 TIKANDI BABA  Sultan Mahmut kılık kıyafetini değiştirip dolaşmaya başlamış. Dolaşırken bir kahvehaneye girmiş oturmuş. Herkes bir şeyler istiyor. Tıkandı Baba, çay getir!.. Tıkandı Baba, kahve getir!.. Bu durum Sultan Mahmut’un dikkatini çekmiş. – Hele baba anlat bakalım, nedir bu Tıkandı baba meselesi? – Uzun mesele evlat, demiş Tıkandı baba. – Anlat Baba anlat! Merak ettim deyip çekmiş sandalyeyi. Tıkandı baba da peki deyip başlamış anlatmaya; Bir gece rüyamda birçok insan gördüm, her birinin bir çeşmesi vardı ve hepsi de akıyordu. Benimki de akıyordu ama az akıyordu. “Benimki de onlarınki kadar aksın” diye içimden geçirdim. Bir çomak aldım ve oluğu açmaya çalıştım. Ben uğraşırken çomak kırıldı ve akan su damlamaya başladı. Bu sefer içimden “Onlarınki kadar akmasa da olur, yeter ki eskisi kadar aksın” dedim ve uğraşırken oluk tamamen tıkandı ve hiç akmamaya başladı.Ben yine açmak için uğraşırken bir zat göründü ve: “Tıkandı Baba, tıkandı. Uğraşma artık”, dedi. O gün bu gün ...
  Kıbrıs Deyince Aklıma Mutlaka  Cengiz TOPEL gelir. Tanır mısınız? İsmini mutlaka duymuştursunuz, caddede, yolda, sokakta  Omuzuna çivi çakılmış,  matkapla sol omzu ve sol gözü oyulmuş, Acımasızca İşkence Edilmiş ve Son olarak da bilinci açıkken Kalbi Çıkarılarak Şehit Edilmiştir. *** PEKİ Cengiz Topel kimdir? *** Cumhuriyet döneminin ilk hava harp şehidi PİLOT YÜZBAŞI CENGİZ TOPEL 2 Eylül 1934 yılında İzmit' de dünyaya gelen Cengiz TOPEL dört çocuklu bir ailenin üçüncü çocuğudur. Babası Trabzonlu tütün eksperi Hakkı Bey, annesi Mebuse Hanımdır. Okul hayatına Bandırmada başlayıp Gönen'de devam eden Cengiz TOPEL babasını kaybedince ailesiyle birlikte İstanbul'a yerleşti. Kadıköy Yel Değirmeni Okulu'nda ilk ve ortaöğrenimini tamamladı. Lise öğrenimine Haydarpaşa Lisesi'nde başlayıp Kuleli Askeri Lisesi' ne devam ederek 1953 yılında bitirdi. 1955 yılında Kara Harp okuluna bitirerek orduya katıldı. Küçük yaşlarından beri havacılığa olan merakı sonucu hava sınıfı...
 Kayseri'de Yolda trafik kontrolü yapan iki kafadar trafik Polisi karşıdan bir eşek üstünde ihtiyar bir köylünün geldiğini görürler - Şununla biraz kafa bulalım eğlenelim derler ihtiyar yanlarına gelince - Dur bakalım amca adam çaresiz durur - Ehliyetin var mı adam gayet sakin ve ciddi - Ne ehliyeti memur bey oğlum bu eşek - Olmaz amca artık eşek sürmek içinde ehliyet alman lazım peki ruhsatın var mı - Yapmayın evladım eşeğin ruhsatı olur mu - olmaz mı amca artık eşeklerin Ruhsatsız tarlaya dahi gitmesi yasak Bi taraftan da hissettirmeden kıkır kıkır gülüp eğlenmektedirler memurun birisi eşeğin arkasına bakar - Bunun plakasıda yok - Etmeyin oğlum hiç eşeğe plaka olur mu - Olmaz mı amca yeni çıkan yasaya göre şart cezası da çok ağır. Allah bilir sende zincir takoz çekme halatı stepne kriko falanda yoktur Adam dalga geçildiğini Anlar Ama Hiç Bozuntuya Vermez  - Yok der - Amca kusura bakma ama ceza yazmak zorundayız Adam Çaresiz  - Yaz oğlum yaz der - Amca sana yazarsak 10 l...
 (Kıssa dan Hisse) ☆Hükümdarın birinin, çok cömert bir veziri vardı... -Kendisine gelip, paraya sıkışan,  borç isteyen insanları hiç boş çevirmez,  onlara sürekli borç para verirdi... -Borç alan kişiler;  "Bu borcumuzu ne zaman ödeyelim?" diye sorduklarında... -Vezir;  "Hiç önemli değil, Padişah ölene kadar borcunuzu ödemeyin,  Padişah ne zaman ölürse,  borcunuzu o zaman gelir ödersiniz!" derdi... ☆Birgün birileri, vezirin bu yaptıklarını Padişaha şikâyet edip anlattı... -Padişah bunu duyunca çok sinirlendi ve hemen vezirini çağırdı... -Padişah; "Duydum ki birilerine borç veriyormuşsun, borcu ne zaman ödeyeceğiz dediklerinde, Hükümdar ölünce ödersiniz diyormuşsun, benim ölümümü borç ödeme tarihi olarak veriyormuşsun, utanmıyormusun sen?" diyerek vezirine sordu... ☆Vezir: "Efendim, zat-ı alinize gelen haberler doğrudur, aynen öyle yapıyorum, fakat benim bunda kötü bir maksadım yok, bilakis iyi niyetle böyle yapıyorum... -Çünkü biliyorum ki, borçlu olan...
 Bir dişi sincap başka bir yavru sincap bulduğunda ona yemek verir ve onun yetim olduğundan ve annesi babası olmadığından emin olur, 3 günlük bir araştırmadan sonra ve aslında ailesiz olduğundan emin olduktan sonra onu nazikçe alır ve besler. Onu ve gençliğini çocuklarından biri gibi yaşamaya alıştırır.   Dişi sincapın, kocasını yemekle döndüğünde öpücüklerle karşılaması ve ona ve yavrusuna yiyecek getirmenin yorgunluğunu hafifletmek için ona kur yapması konusunda da benzersizdir.   Erkek sincap, dişisine olan sevgisini her zaman en güzel çiçekleri, en büyük cevizi ve bademleri vererek ifade eder... Güzel Sözler    Anne Sincap ve Baba Sincap İnsanlığın geleceği için harika aile faaliyetleri örneğidir.  Sakladıkları tohumların yarısı ormanda yeni çalılar ve ağaçlar haline gelir. Alıntı 🐿️ #güzelsözler #özlüsözler #anlamlısözler #nasihat

 Bunları Tekrar Hatırlayalım,

 *Bunları Tekrar Hatırlayalım, 1) Kuşlar küçük idrar yapmaz. 2)Atlar ve inekler ayakta uyurlar. 3)Yarasa, uçabilen tek memelidir.  Yarasanın bacak kemikleri o kadar incedir ki hiçbir yarasa yürüyemez. 4) Bir yılanın gözleri kapalı olsa bile, göz kapaklarının arasından görebilir. 5) Kutup Ayısı'nın kürkünün beyaz ve kabarık görünümüne rağmen, aslında siyah bir derisi vardır. 6) Ortalama bir karasinek sadece 2 veya 3 hafta yaşar. 7) Dünyada her insana bir milyon karınca düşer. Bir akrebin üzerine dökülen az miktarda alkol, onu çıldırtıp kendini sokarak öldürmesine neden olur! 9) Timsahlar ve köpekbalıkları 100 yıla kadar yaşayabilir. 10) Bir bal arısının iki midesi vardır - biri bal, biri yiyecek için.   11) Filler, mavi balinanın dilinden daha hafiftir. Mavi balinanın kalbi bir araba büyüklüğündedir. 12) Mavi balinalar, Dünya'da yaşamış en büyük canlıdır. 13) Bir hamamböceği, başı olmadan yaklaşık bir hafta hayatta kalabilir ve açlıktan ölebilir. 14) Bir yunus hasta ...
 Tilkinin kuyruğu kayaya sıkışmış ve kurtulmak için kuyruğunu kesmek zorunda kalmış. Daha sonra bir başka tilki onu gördüğünde Kuyruğunu neden kestin diye sormuş. Kuyruğu kesik olan; Böyle kendimi çok mutlu hissediyorum şimdi o kadar mutluyum ki adeta sevincimden havalara uçuyorum demiş. Bunun üzerine diğer tilki de kuyruğunu kesmiş. Fakat mutluluk yerine şiddetli bir acı çekmiş. Hemen tilkiye gelip; Neden bana yalan söyledin çok canım acıdı demiş. Tilki; Eğer acı çektiğini diğer tilkilere söylersen onlar asla kuyruğunu kesmez ve bizimle dalga geçerler demiş. Bu iki tilki diğer tilkilere yaşadıkları mutluluğu anlatmışlar. Böylece tilkilerin çoğu kuyruklarını kesmişler. Çoğunluk onlara geçince bu seferde kuyruğu olanlarla dalga geçip onlara eziyet etmeye başlamışlar. İşte böyle: Önce toplumu bozup farklılaştırırız, sonrada toplumu birbirine düşman ederiz... Kıssadan hisse; SONUÇ: Bir toplumda bozulmalar artınca bozuk insanlar iyi insanları ayıplarlar ve dalga geçerler. Alıntı. #hayv...