Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Namaz 'ı Vaktinde Kılmanın Önemi

( Namaz 'ı Vaktinde  Kılmanın Önemi ) Manifaturacılık yaparak geçimini sağlayan  bir genç vardı.  İşlerinin çokluğunu bahane ederek,  Namaz 'larını hep son vakitlerine  Bırakırdı.  Dükkânın yakınındaki camiye vaktin Çıkmasına az zaman kala yetiştirirdi. .. Bir gece kan -ter içinde kalmıştı.  Rüyasında ölmüş ,hesap için mizan Başına getirilmişti.  ( ibadetlerimi  yaptım ,haram işlemedim , Hesabım kolay geçer ) diye ümit  Ediyordu. .. Melekler, önce iman ve doğru itikat Aradılar hemen önlerine geldi. Sonra,  Sıra Namaz 'a geldi. Fakat aradılar  Bir türlü bulamadılar.... " Ben hiç namaz ' ımı kazaya bırakmadım, Mutlaka bulmanız lâzım diye feryat Ediyordu. Nihayet melekler ; "Kusura bakma sana ait bir tek namaz  Bulamadık. Şimdi seni Cehennem 'e  Atacağız..! " diyerek  ; Yüksek bir dağa çıkardılar. Genç , Çırpınarak ; " Hayır ! Bunda bir yanlışlık var .Ben hiç Namaz ' larımı bırakmadım..! " dediyse de Dinlemediler. D...

HZ. OSMAN (R.A.)' dan “Beş şey müttakîlerin (sâlihlerin) alâmetidir;

HZ. OSMAN R.A. DEN; 👇👇👇 “Beş şey müttakîlerin (sâlihlerin) alâmetidir; 🌹❤️🌹❤️ 👉1. Dînî gayret içinde olanlarla beraber olmak. 👉2. Nefsini ıslâh edip diline hâkim olmak. 👉3. (Allah sevgisini unutturan) dünyalıklardan nefsine hoş gelen bir şeye eriştiğinde onun zarar-ziyanını ayırd edebilmek, dinden kendisine az bir şey bile nasip olduğunda onu da ganîmet bilmek. 👉4. Haram karışır endişesiyle midesini helâlden (de olsa) doldurmamak (ve riyâzat içinde yaşayabilmek). 👉5. Bütün insanların kurtulduğunu, yalnız kendisinin mahvolduğunu düşünmek.” * islammedresesi571.blogspot.com * İlginç Hikâyeler               Dua'lar  Dini Hikâyeler         Cuma Mesajları ANA SAYFA

ARI ve SİNEK - Muhteşem Bir Hikâye

ARI 🐝 ve SİNEK 🦟 Arıları ve sinekleri ağzı açık bir şişeye koymuşlar. Şişenin taban tarafını ışığa doğru, Açık olan ağız kısmını da karanlığa doğru yerleştirmişler. Arıların hepsi ışık olan tarafa doğru ilerlemiş . Ama şişenin tabanı kapalı olduğundan dışarı çıkmayı başaramamışlar. Bu arada sinekler, şişenin ağzına doğru doluşmuşlar ve dışarı çıkıp karanlıkta kaybolmuşlar. Karanlık tarafta bulunan şişenin açık ağzına doğru tek bir arı bile gitmemiş...!!!!! Camın önünde ışığa doğru çabalamaya devam etmişler. İnsanın aklına hemen arıların akılsızca davrandıkları geliyor. Ancak daha derinlemesine düşününce; Karşımıza anıt gibi dikilen bir yaşam tarzı ortaya çıkıyor.... A. Einstein e göre arılar olmazsa, insan yaşamı 4 yıl sonra son bulur... Arılar nerede, hangi çiçek ile besleneceğini bilen, yüzlerce kovan arasında kendi kovanını bulabilen, Ve o kovanın yüzlerce peteği arasından kendininkine yumurtlamayı hiç şaşırmadan uygulayabilen bir canlıdır... Ve bu olağanüstü canlı Nasıl olur da ş...

CÖMERTLİK ~ ALLAH CÖMERTTİR CÖMERT OLANI SEVER.

~CÖMERTLİK~ ALLAH CÖMERTTİR CÖMERT OLANI SEVER.  Devrin padişahı tellallar çığırtır, fermanlar okutur.Kendince bir oyun kurmuş, herkesten yakın zamanda savaşa katılacak ordu için erzak istemektedir. Aslında savaş işin bahanesidirya,halkınının cömertliğini görmek ister işin özünde. Refah seviyesi yüksek ülkenin,durumu iyi aileleri  sanki sözleşmiş gibi küçük küçük torbalarla görütür erzakları saraya.Zenginler bilhassa cimrilik yaparak,en az ölçekte verirler.  Şehrin en fakir ailesinin oğluda az bir ölçekte hazırlar erzağı.Saraya götürmek için kapıdan çıkarken, babası kolundan tutup,"ALLAH yolunda cömert ol evlat.Karşılığı büyük olur" der ve evdeki en büyük küpü erzakla doldurur ve oğluyla gönderir saraya. Zengin ağalar ellerinde küçük torbalarıyla sırada beklerken fakir çobanın oğlunun elindeki  küpü görür ve"akılsız"diye dalga geçerler. Çocuk gururu kırılsada  susar ve sırasını bekler.Ağalar, beyler küçük torbakarla giderler padişahın huzuruna ve göğüslerini ger...

İsa aleyhisselam bir ağacın altında ibadet eden birini gördü.

İsa aleyhisselam bir ağacın altında ibadet eden birini gördü. Dikkatlice baktığında adamın ayakları felçli olduğunu anladı. İki gözü de görmüyordu. Vücudunda ise baras hastalığı olduğu anlaşılıyordu. Ama adam bütün bunlara rağmen, mutluluktan uçacakmış gibi dua ediyordu:  – “Ey nice zenginlere vermediği nimeti bana ikram eden Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun!..”  İsa aleyhisselam kötürüm adama yaklaştı:  - Ayağın yürümüyor, gözün görmüyor. Bedenin de sıhhatli görünmüyor? Peki hangi nimettir, nice zenginlere verilmediği halde sana verilen?  Kapalı gözleriyle sesin geldiği yana yönelen kötürüm adam dedi ki:  - Allahü teâlâ bana öyle bir kalp vermiş ki, o kalple O’nu tanıyorum. Öyle de bir dil vermiş ki, o dille de O’na şükrediyorum. Halbuki, dünyanın serveti elinde olan nice zenginler var ki, kalbinde O’nu tanıma sevinci, dilinde de O’na şükretme mutluluğu yoktur. Ama Rabbim bana bu sevgiyi ihsan eylemiş.  İsa aleyhisselam;  – “...

Sina Çölü - Mısır fethine çıkan Yavuz Sultan Selim Han

Mısır fethine çıkan Yavuz Sultan Selim Han Sina Çölünü nasıl geçeceğini düşünürken, rüyasında Muhyiddin Arabi Hz. görür. Yavuz Sultan Selim'e şu tavsiyelerde bulunur: Koyun derilerinden su tulumları yap ve develere yükle. Askerlerin ağız, burunlarını ve kulaklarını iyice kapat, çünkü çölün kumu çok incedir..  Bu tavsiyeleri tutan Yavuz Sultan Selim, Sina çölünü geçerken, ilahi bir hediye olarak çöle 200-300 yılda bir yağan yağmur kendisine yetiştirilmişti. Yavuz Sultan Selim askerleri ile çölü geçerken, bi ara attan inip yaya yürüdüğü ve bu sırada cok heyecanlı ve değişik bir haleti ruhiyede olduğu görülür. Fakat kimse bir şey sormaya cesaret edemez. O anda bütün askerler attan inip yaya yürürler. Daha sonra bunun sebebi büyük hükümdara sorulduğu zaman şöyle cevap verir: "ALLAH'ın Resulü Peygamberimiz (s.a.v.) önümüzde yaya yürüyüp bize yol gösterirken bizim atla gitmemiz edebe uygun mudur ?"  İşte Tarih, İşte Ecdad, İşte İman...

Güzel Kadın Yanlış Teşhis Sonucu Gözlerini Kaybetmişti

Kadın her sabah olduğu gibi o günde beyaz değneği ve el yordamı ile otobüse binmişti. Şöför, soldan üçüncü sıra boş hanımefendi dedi. Kadın 32 yaşında güzel bir bayandı ve eşi oldukça yakışıklı bir hava subayı idi. Bundan birkaç ay önce yanlış bir teşhis sonucu gerçeklestirilen ameliyatla gözlerini kaybetmisti genç kadın ve asla göremeyecekti. Kocası ameliyattan sonra acı gerçegi öğrenince yıkılmış ve kendi kendine bir söz vermisti. Asla karısını yalnız bırakmayacak, ona sonuna kadar destek olacak, kendi ayakları üzerinde durana kadar cesaret verecekti. Günler geçiyordu. Kadın her geçen gün kendini daha kötü hissediyor, çok sevdiği kocasina yük oldugunu düşünüyordu. Eşinin bu içine kapanık, karamsar hali kocayı çok üzüyordu. Bir an önce bir seyler yapması gerekiyordu, karısı günden güne kendi içine kapanık dünyasında kayboluyordu. Bütün gün düşündü koca nasıl yardım edebilirim güzeller güzeli eşime. Birden aklına eşinin eski işi geldi. Geri dönmesini isteyecekti. Ama bunu ona nasıl söy...